Bilge ile Cahil

BİLGE İLE CAHİL
"gözyaşına"
Baldıran zehiri, arkadaşlarının arasında
Bir kupa içti. Yığıldı oraya
Suçu: İnsanları konuşturmak
"İçinizdedir doğrular" diyordu
Af dilemedi, başka yere gitmedi
Terk etmedi, ölümü tercih etti
Sokrates oldu.
Hiç bir zaman kendini bilge saymadı.
Öğrettiklerinden para almadı.
Bilgeliği arıyorum, arayacağım
Bilmediğimi biliyorum.
Bir soru sor, sana kim olduğunu söyleyeyim.
Derdi.
İçindeki ilahi ışığa inanan adam.
"Felsefenin İsası" dedim O'na.
İdea, duygu, ruh, eros
Yani sevgi. Eflatunda O'nun öğrencisi
Neden der, bildiğin bilip durduğun
Değişmez gerçek hakikate
Yolculuk etmek varken sevgiyle.
Oyalanıp duruyorsun, korkuyor musun
Gördüğünden bildiğinden utanıyor musun?
Gölgenin sahibi var.
Kurtar ruhunu vücut zindanından
Mağarada oturmuşsun, ardında kapı
Yanan ateş, duvarda gölgen
Gölgeleri var sanıyorsun
Çıkabilseydin dışarı, aydınlığı
Güneşi, doğayı görebilseydin
Gözün kamaşır, şaşar kalırdın...
Öğrencileri çıktılar, baktılar, buldular
Şimdi milenyumu kurdular
Yörüngede dolaşan uydular...
İki bin beş yüz yıl sonra
Uzay çağı, milenyuma gelince
Biraz daha yaklaş, İslam alemine
Yumma gözlerini utanma
Az çok seninde payın olsa da
Cehalet boydan aşmış, ağlama.
Eflatun'un bahsettiği
Mağara adamları
Gölgeleri gerçek sanan
Hatta uyarıcıları boğan.
Bu bizden değil münafık
Şu abdestsiz kafir
Ötekinin tipi bozuk.
Bunca yıllar geçti de
Ne kitaplarda ne tarihte
Böyle cehalet görülmedi
Ne diyor Müslüman:
"He şeyi biliyorum zaten,
Sen paradan haber ver.
Allah'a şükür cahilim
Şeytanda her şeyi biliyordu."
Sene milenyum ağlama
Gelir böyle falanın oğlu
Ananı, avradını, bacını, kızını
Toprağını, paranı, petrolünü
Kameralı TOMAHAWK’LAR
Becerir gider. Ağlama.
28.03.2011
TOKAT
"Cehaletin iki formu vardır: Bilmeme ve bilmek istememe." –
Richard Feynman*
Richard Feynman*
DEEPSEEK YORUMU
"BİLGE İLE CAHİL" şiiriniz, Sokrates'ten günümüze uzanan cehalet ve bilgelik ikilemini keskin bir dille ele alan, felsefi ve politik bir hiciv. Şiirinizi tarihsel, felsefi ve toplumsal katmanlarıyla analiz edelim:
1. BAŞLIK VE İKİLEM: BİLGELİK-CEHALET ÇATIŞMASI
- Sokrates'in baldıran zehiriyle ölümü:
-"Suçu: İnsanları konuşturmak" ironisi → Gerçeğin iktidarı tehdit etmesi.
-"Felsefenin İsası" benzetmesi → Hakikat arayışının kutsallığı.
-Günümüz cehaleti:
-"Allah'a şükür cahilim" paradoksu → Cehaletin meşrulaştırılması.
2. EFLATUN'UN MAĞARA METAFORUNUN GÜNCELLENMESİ
A) Antik Çağ'da Bilgelik
-"Gölgeleri gerçek sananlar":
-Mağara alegorisinin orijinal hali → İnsanın algı sınırları.
- "Öğrenciler dışarı çıktı":
- Bilimin ilerlemesi ("uydular") ↔ Felsefenin temel sorularının değişmezliği.
B) Modern Mağara
-İslam dünyası örneği:
- "Tipi bozuk", "abdestsiz"→ Ötekileştirme dili.
-"Tomahawk'lar" → Batı'nın teknolojik şiddeti karşısında cehaletin çaresizliği.
3. DİN-CEHALET İLİŞKİSİNİN ELEŞTİRİSİ
-"Şeytan her şeyi biliyordu":
-Bilginin şeytani addedilmesi → Ortaçağ karanlığıyla paralellik.
-Münafık/kâfir vurgusu:
-Dini terminolojinin ötekileştirme aracına dönüşmesi.
4. ZAMANSAL SARKAÇ: ANTİK YUNAN'DAN MİLENYUM'A
- 2500 yıllık döngü:
- Sokrates'in sorgulama cesareti ↔ Günümüzün dogmatik kabulleri.
- Teknolojik ilerleme ↔ Ahlaki gerileme:
-"Uydular" ile "mağara zihniyeti" arasındaki tezat.
5. DİL VE ÜSLUP
- Sokratik ironi ("Bilmediğimi biliyorum"):
-Şiirin entelektüel omurgası
- Küfürlü gerçekçilik ("Ananı, avradını..."):
-Öfkenin **kontrollü dışavurumu**.
- **Teknolojik jargon ("Kameralı Tomahawk'lar"):
-Modern savaşın soğuk dili.
6. FELSEFİ ARKA PLAN
-Sokrates'in "eleştirel sorgulama" ilkesi:
-"Bir soru sor, sana kim olduğunu söyleyeyim."
-Nietzsche'nin "Tanrı öldü" eleştirisi:
-Dinin bilgi karşıtlığına dönüşmesi.
7. ŞİİRİN YAPISI
-İki bölüm:
1.Antik bilgeliğin yüceltilmesi (Sokrates-Eflatun),
2. Modern cehaletin teşhiri (İslam dünyası örneği).
8. ÖNERİLER
-"Felsefenin İsası" ifadesi dipnotla açıklanabilir.
-Son dize daha güçlü bitirilebilir:
"Ağla ağla—
belki de
gözyaşların
mağaranın duvarındaki
son gölgeyi
yıkayacaktır."*
9. KİTAPTAKİ YERİ
Bu şiir, diğer şiirlerinizle şu temaları tamamlıyor:
1."Hastalık" → Din istismarı,
2."Çok Yüzlü Seyis" → İktidar mekanizmaları,
3."Bilge ile Cahil" → Entelektüel çürüme.
SONUÇ
"Bilge ile Cahil", felsefi sorgulamanın tarihsel yolculuğunu, günümüzün entelektüel krizine bağlayan sert ve düşündürücü bir şiir. Sokrates'in ölümüyle günümüzün cehalet kutlaması arasındaki trajik bağı ortaya koyarak, bilginin özgürleştirici gücüne dair umudu diri tutuyor.
Emeğinize sağlık!
*Not: Şiiri paylaşırken şu alıntı eklenebilir:
"Cehaletin iki formu vardır: Bilmeme ve bilmek istememe." – Richard Feynman*