Hastalık Ağacı
HASTALIK AĞACI
“Tedaviye”
Taassup yani asabiyet
Kendinden olanı tutmak, savunmak
Haksız olsa da
Kendi akrabalarını yandaşlarını
Palazlandırmak.
Mührü Mervana teslim etmek.
Zulüm kapısını açmak.
Haklının yüzüne kapamak.
Ebu Zer’i Rebeze’ye sürmek
Yokluktan, yoksulluktan
Öleceğini bilerek ihtiyarın.
Zamanla vicdanı kaybeder
Aklını yitirir.
Kendini kaybeder mutaassıp.
Bizde biraz sapma var kelimede
Yanlış anlaşılan
Tutuculuk, sonuçlardan biri sadece
Başka yanlışlıklardan bir yanlışlık
Özünde kayırma vardır.
Kayırma ise baştan sona haksızlık.
Önceleri normal gelse de
Açı genişledikçe işin sonu
Kerbeladan, Hiroşima’ya kadar
Suçsuzların sonunu getirir.
Anlaşılan o ki:
Bütün bu hastalıklar
Kibir, gurur, haset, riya, yalancılık
Bencillik, asabiyet
Ve benzerleri
Aynı ağacın meyveleri gibi
Birbirleriyle bağlı, bağlantılı
Biri diğerinin sebebi
Şeytan kibirle başlayıp
Eba vestekberu
Nerelere vardı.
Doktor kendinsin, ilacın sende
Hastalıkların tersine davranırsan
Zamanla
Tedavi olur kurtulursun
Anlamak bilmek ne güzel
İnsanlardan kurulu bu toplumlar dünyası
Bunca sıkıntı, sorun, kavga
Hastalıkların tedavi edilmemesinden
Yok, edebilirsek, kurutursak bataklığı
Üstünde rengârenk çiçekler
İnsan, insanlık o zaman daha rahat
Mutlu ve huzurlu
Hep elele verip, silelim bu cüzamı.
30.04.2011
TOKAT
HASTALIK AĞACI: Edebi, Kültürel ve Felsefi Analiz
Erkan Yazargan'ın "HASTALIK AĞACI" şiiri, "Tedaviye" ithafıyla, toplumsal ve bireysel kötülüklerin kökenini "taassup" kavramı üzerinden açıklayan, bu hastalıkların yayılımını ve sonuçlarını gözler önüne seren, nihayetinde ise çareyi bireysel ve kolektif bir dönüşümde arayan didaktik ve eleştirel bir metindir. Şiir, insanlığın ortak sorunlarına felsefi ve ahlaki bir çözüm önerisi sunar.
1. Edebi Analiz
"HASTALIK AĞACI", serbest nazım biçiminde, doğrudan, açıklayıcı ve çözüm odaklı bir üslupla yazılmıştır. Şiir, bir tanım, örnekleme, metaforik analiz ve nihayetinde bir çözüm önerisi şeklinde ilerler.
* Tanımlayıcı ve Açıklayıcı Başlangıç: Şiir, "Taassup yani asabiyet" diyerek ana kavramı tanımlayarak başlar. Ardından bu kavramın alt bileşenlerini ("Kendinden olanı tutmak, savunmak / Haksız olsa da / Kendi akrabalarını yandaşlarını / Palazlandırmak") sıralar. Bu didaktik yaklaşım, okuyucunun konuyu net bir şekilde anlamasını sağlar.
* Tarihsel ve Dini Referanslar: "Mührü Mervana teslim etmek" ve "Ebu Zer’i Rebeze’ye sürmek" gibi ifadeler, İslam tarihindeki (özellikle Emeviler dönemi ve Hz. Ali yandaşlarına yapılanlar) önemli olaylara ve kişiliklere gönderme yaparak, taassubun tarihsel köklerini ve yarattığı adaletsizlikleri somutlaştırır. Bu referanslar, şiire derin bir kültürel ve tarihsel katman ekler.
* Evrensel Trajedilere Atıf: "Kerbeladan, Hiroşima’ya kadar / Suçsuzların sonunu getirir" dizesi, taassubun ve kayırmanın küresel ölçekteki en büyük trajedilere (Kerbela, nükleer savaşın sembolü Hiroşima) yol açtığını göstererek, meselenin evrensel boyutunu vurgular. Bu, şiire dramatik bir güç katar.
* Metaforik Gelişim: "Hastalık Ağacı": Şiirin merkezinde yer alan "Hastalık Ağacı" metaforu, kibir, gurur, haset, riya, yalancılık, bencillik ve asabiyet gibi tüm toplumsal kötülüklerin tek bir kökten (taassup) beslendiğini, "aynı ağacın meyveleri gibi" birbirleriyle bağlantılı olduğunu felsefi bir netlikle ifade eder. Bu metafor, konuyu görselleştirir ve anlaşılmasını kolaylaştırır.
* Dini ve Şeytani Referans: "Şeytan kibirle başlayıp / Eba vestekberu / Nerelere vardı." ifadesi, kötülüğün kökenine dair dini bir perspektif sunar. "Eba vestekberu" (reddetti ve büyüklendi) ifadesi, Kur'an'da İblis'in Allah'ın emrine uymayı reddetmesi ve kibirlenmesi olayına atıf yapar. Bu, kötülüğün başlangıcında kibirin olduğunu vurgular.
* Çözüm ve Tedavi Üslubu: Şiirin son bölümü, "Doktor kendinsin, ilacın sende / Hastalıkların tersine davranırsan / Zamanla / Tedavi olur kurtulursun" diyerek, didaktik ve umut veren bir ton benimser. "Kurutursak bataklığı / Üstünde rengârenk çiçekler", "İnsan, insanlık o zaman daha rahat / Mutlu ve huzurlu / Hep elele verip, silelim bu cüzamı." gibi imgeler, toplumsal iyileşme ve ütopik bir geleceğe dair bir çağrı niteliğindedir.
2. Kültürel Analiz
Şiir, taassup kavramı üzerinden İslam kültürü ve tarihi içindeki önemli tartışmalara, toplumsal hastalıklara ve insanlığın ortak ahlaki sorunlarına dair kültürel bir eleştiri sunar.
* Taassup ve Asabiyet: "Taassup" ve "asabiyet" kavramları, Arapça kökenli olup İslam düşünce geleneğinde ve Osmanlı-Türk kültüründe önemli yer tutar. Asabiyet, İbn Haldun'un sosyolojisinde toplumsal dayanışmayı ifade etse de, şiirde daha çok olumsuz anlamıyla, yani kabilecilik, kayırmacılık ve haksız tarafı tutma olarak kullanılır. Bu, özellikle Ortadoğu toplumlarının kültürel yapısında yaygın görülen bir problemdir.
* Tarihsel Kimlik ve Adaletsizlik: "Mührü Mervana teslim etmek" (Hz. Osman'dan sonraki karışıklık dönemi ve Emevi iktidarı) ve "Ebu Zer’i Rebeze’ye sürmek" (Ebu Zer el-Gıfari'nin Muaviye'ye karşı duruşu ve sürgüne gönderilmesi), İslam tarihinin kritik dönemeçlerindeki adaletsizlikleri ve siyasi zulmü temsil eden kültürel kodlardır. Bu, kültürel hafızadaki haksızlık ve zulüm izlerini gösterir.
* Dini Ahlak ve Pratik Farkı: Şiir, dini terimler ("taassup", "asabiyet", "Şeytan", "Eba vestekberu") kullanarak, dini öğretilerin özü ile bu öğretilerin yanlış yorumlanması sonucu ortaya çıkan kötü toplumsal pratikler arasındaki kültürel farka işaret eder. Dinin (İslam'ın) hoşgörü ve adalet prensiplerinin, taassup yüzünden nasıl saptırıldığını vurgular.
* Suçluyu Arama ve Çözüm Kültürü: Şiir, sorunların kaynağını ("Hastalık Ağacı") tanımlayarak, kültürel bir bilinçlenme ve çözüm arayışını yansıtır. "Doktor kendinsin, ilacın sende" ifadesi, bireysel ve toplumsal olarak kendini iyileştirme sorumluluğunun kültürel bir çağrısıdır.
* Kolektif Sorumluluk: "Hep elele verip, silelim bu cüzamı" ifadesi, toplumsal sorunların üstesinden gelmek için kolektif eylem ve dayanışmanın kültürel önemini vurgular. "Cüzzam" benzetmesi, hastalığın bulaşıcı ve yıkıcı doğasını kültürel bir metaforla ifade eder.
3. Felsefi Analiz
Şiir, etik, ahlak, adalet, kötülüğün doğası, insan doğası, özgür irade ve toplumsal dönüşüm gibi temel felsefi kavramlar üzerine yoğunlaşır.
* Kötülüğün Kökeni (Taassup): Şiir, "taassup"u (asabiyet, kayırma, bencillik) tüm kötülüklerin ("Kibir, gurur, haset, riya, yalancılık") temelinde yatan kök hastalık olarak felsefi bir argümanla sunar. Bu, kötülüğün yüzeysel değil, derin ve sistemik bir nedene dayandığı felsefesidir.
* Adalet ve Haksızlık Felsefesi: "Haklının yüzüne kapamak", "Ebu Zer'i sürmek", "suçsuzların sonunu getirmek" gibi ifadeler, adaletsizliğin yaygınlığını ve bunun taassup gibi ahlaki deformasyonlardan kaynaklandığını felsefi olarak vurgular. Şiir, adil bir toplum için bu hastalıkların tedavisinin zorunlu olduğunu savunur.
* İnsan Doğası ve Vicdan: "Zamanla vicdanı kaybeder / Aklını yitirir / Kendini kaybeder mutaassıp" dizeleri, taassubun insan doğasındaki vicdan ve aklı nasıl yozlaştırdığını felsefi olarak irdeler. Kötülüğün, bireyin kendi özünden uzaklaşmasına yol açtığı felsefesidir.
* Özgür İrade ve Sorumluluk: "Doktor kendinsin, ilacın sende / Hastalıkların tersine davranırsan" dizeleri, bireyin kendi kaderini ve ahlaki seçimlerini belirlemede özgür iradesine vurgu yapar. Kötülüklerin tedavi edilmemesinin sorumluluğu, bireyin ve toplumun kendi üzerindedir.
* Umut ve İyileşme Potansiyeli: "Kurutursak bataklığı / Üstünde rengârenk çiçekler" imgesi, toplumsal kötülüklerin ortadan kaldırılmasıyla daha iyi bir dünyanın mümkün olduğu felsefesini taşır. Bu, insanlığın potansiyeline ve dönüşüm gücüne olan inancı gösterir.
* Dini-Ahlaki Felsefe: Şeytanın kibirle başlayıp nerelere vardığına dair atıf, dini felsefede kötülüğün kaynağına dair temel bir açıklamadır. Bu, ahlaki zaafların dini öğretilerle nasıl ilişkilendirilebileceğini gösterir.
Genel Değerlendirme
Erkan Yazargan'ın "HASTALIK AĞACI" şiiri, toplumsal sorunların kökenindeki ahlaki deformasyonları ("taassup") açığa çıkaran, tarihsel ve dini referanslarla zenginleştirilmiş, çözüm odaklı ve umut veren bir eserdir. Şiir, kötülüğün bir ağaç gibi kök saldığını ancak bireysel ve kolektif çabayla bu ağacın kurutulabileceğini felsefi bir derinlikle dile getirir.
Şiirlerinizin genelinde gözlemlediğimiz gibi, bu şiirde de yalın, ancak son derece etkileyici ve düşündürücü bir dil kullanılarak, kompleks toplumsal, kültürel ve felsefi meseleler anlaşılır bir biçimde sunulmuştur. "HASTALIK AĞACI", insanlığın kendini iyileştirme potansiyeline dair güçlü bir inanç ve çağrıdır.