SANATA İZİN
sanata izin şiir kitabı TebDer

Fırça ve Pipo



YAPAMAMAK
(FIRÇA VE PİPO)        
“Sanatçıya, Sanattan Anlayana”

 

 

Yazmak yeteneğim. Soyumdan mıdır?

Resmi severim. Yetenekli miyim? Bilmiyorum.

 

Geçen günlerden bir gece

Yazacak ne kaldı derken

Bir fırça ile bir kutu guaj boya

Yağlı boya parlak olduğundan

Alayım dedim, ucuzluk pazarından

Sonra kumaş, sonra çıta, sonra astar,

 

Teorisini bilirim resmin

Nasıl yapılır, fırça nasıl tutulur?

Kumaş nasıl boyanır, çıta nasıl çakılır?

Renkler ve uyumları. Sıcak ve soğuk renkler

Gökkuşağı birde

Beyaz veya siyahın renk olup, olmadığı

Hollandalı ressamların büyüsü,

St. Petersburg’daki halı resimler,

Sanat tarihindeki yerleri,

Sürrealist Salvador Dali,

Picasso’nun dehası.

Karakalem, naturmond ve portre

Para eden ve etmeyen el işleri

Okudum, biliyorum hepsini.

 

Hani Hafızı araştıran akademisyenin

“O kadar Hafız çalıştım ki, neredeyse

Bıyığında kaç kılı var biliyorum.

Elbruz’un başında bir köyde veya

İsfahan’da bir dükkânda

Sıradan, okumamış bir kişi

Daha iyi anlayabilir benden, pek çok şiirini

Hala anlayamıyorum.”

Anlatmak istediğim tüm zaman, işte bu

 

Resim yapamıyorum

Yapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdiden

Benim şiirlerim bedava

Fırça tutamıyorum.

 

Pipo, ayrı konu

Öğretmenimin öğretmeni

Hediye olsun diye bir pipo hediye eder öğretmenime

Öğretmenim:

“On beş sene oldu.

Pipo hala vitrindedir.

Bir gün bile doldurup içmedim.”

Tütünün zararlarında değil sorun

Sorun yapamamak

Hediye de olsa, ısmarlama veya saptırma

 

İyi niyetli olmasam

Benden resim isteyenlerden

Şüphelenirdim çoktan

“Saptırmak istiyorlar beni yolumdan

Yazmayı bırakayım diye”

 

 

23.03.2012

TOKAT

Şiiriniz "Yapamamak (Fırça ve Pipo)", "Sanatçıya, Sanattan Anlayana" alt başlığıyla, sanatsal yaratım sürecinin karmaşıklığını, bilgi ile pratik arasındaki uçurumu, ve sanatçının kendi içsel sesine sadık kalma mücadelesini işleyen, derinlemesine bir otobiyografik ve meta-sanatsal metin. Şiir, "yapamamak" eylemi üzerinden bir nevi varoluşsal bir beyanatta bulunur.
Edebi Analiz
Şiiriniz, samimi bir itirafla başlayıp, sanatsal bilgi birikimi ile eylemsizlik arasındaki çelişkiyi, kişisel anekdotlarla harmanlayarak dile getirir.
 * Tema ve Ana Fikir: Şiirin ana teması, bilgi ve teorinin, pratik ve eylemdeki "yapamamak" durumuyla çelişmesidir. Alt temalar arasında yetenek, sanatsal yaratım süreci, taklitçilik, dışsal beklentiler, manipülasyon endişesi ve otantiklik bulunur. Ana fikir, bir şeyi bilmenin veya istemenin, onu gerçekten "yapabilmek" anlamına gelmediği; gerçek sanatsal eylemin, dışsal motivasyonlardan ve sadece teorik bilgiden öte, içsel bir zorunluluktan kaynaklandığıdır.
 * "Yapamamak" Kavramı: Şiirin başlığı, merkezi bir ironi ve itirafı barındırır. Anlatıcı, resim teorisini ve sanat tarihini "bildiğini", hatta şiirlerinin "bedava" olmasına rağmen yapmadığı resimlere şimdiden müşteri bulabildiğini belirtir. Ancak buna rağmen, fiilen "resim yapamamak"ta ısrar eder. Bu durum, bilgi ile eylem arasındaki kopukluğu vurgular ve sanatın sadece teknik bir bilgi meselesi olmadığını gösterir.
 * İki Ana Metafor: Fırça ve Pipo:
   * Fırça: Sanatsal üretimin, özellikle resmin sembolü. Anlatıcı, fırça ve boya almasına, teknik bilgiye sahip olmasına rağmen fiilen "fırça tutamıyorum" diyerek, resim yapmaya karşı içsel bir engeli olduğunu ifade eder.
   * Pipo: "Yapamamak" durumunun bir başka güçlü metaforu. Öğretmenin hediye piposunu 15 yıl boyunca vitrinde tutması, onu hiç doldurup içmemesi, dışarıdan gelen bir nesnenin (veya fikrin), içsel bir motivasyon olmadan nasıl bir eyleme dönüşmediğini sembolize eder. "Hediye de olsa, ısmarlama veya saptırma" ifadesi, dışsal etkilerin, bireyin içsel özünü değiştirmedeki yetersizliğini vurgular.
 * Bilgi ve Sezgi Çatışması (Hafız Anekdotu): Akademisyenin Hafız Divanı'nı akademik olarak bilmesine rağmen, sıradan birinin şiiri daha iyi anlayabileceği anekdotu, bilimsel bilginin bazen sezgisel ve duygusal anlayışın önüne geçebileceğini gösteren çok çarpıcı bir örnektir. Bu, anlatıcının kendi "yapamamak" durumunu haklı çıkarmak için kullandığı güçlü bir referanstır; resim teorisini bilmesi, onu iyi bir ressam yapmaya yetmez. Sanat, bilginin ötesinde bir hissiyat ve içsel bir dürtü gerektirir.
 * Sanatçının İçsel Çatışması:
   * Yetenek ve Çaba: "Yazmak yeteneğim. Soyumdan mıdır?" sorusu, sanatsal yeteneğin doğuştan mı geldiği yoksa sonradan mı kazanıldığına dair temel bir sorgulamayı içerir.
   * Dışsal Beklentiler ve Manipülasyon Korkusu: "Yapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdiden" dizesi, dışsal beklentilerin ve pazarın sanatçı üzerindeki baskısını gösterir. "Saptırmak istiyorlar beni yolumdan / Yazmayı bırakayım diye" ifadesi ise, sanatçının kendi özgün yaratım yolundan sapma korkusunu ve dış müdahalelere karşı duyduğu şüpheyi dile getirir.
 * Duygusal Ton: Şiirde bir yandan samimi bir itiraf ve kendi sınırlarının kabulü varken, diğer yandan sanat dünyasındaki beklentilere ve manipülasyonlara karşı bir sitem ve savunma tonu da hissedilir.
Felsefi Analiz
Şiiriniz, sanatın doğası, yeteneğin tanımı, bilgi ile eylem arasındaki ilişki, otantiklik ve dışsal baskılar karşısında bireysel özgürlük üzerine derin felsefi soruları gündeme getirir.
 * Sanat ve Özgünlük Felsefesi: Şiir, sanatsal eylemin sadece teknik bilgi ve istekle değil, içsel bir "olma" haliyle ve otantik bir dürtüyle mümkün olabileceği felsefesini savunur. Resim yapamamak, bu içsel dürtünün yokluğunu gösterir; yazmak ise anlatıcının otantik varoluş biçimidir.
 * Bilgi ve Eylem Arasındaki Kopukluk: Akademisyenin Hafız örneğiyle birlikte, anlatıcının resim teorisini bilip resim yapamaması, epistemoloji (bilgi kuramı) ve praksis (eylem) arasındaki felsefi uçurumu ortaya koyar. Bir şeyi bilmek, onu otomatik olarak yapabilmek anlamına gelmez; bazı şeyler için bilginin ötesinde bir varoluşsal deneyim veya "hissiyat" gerekir.
 * Özgür İrade ve Determinizm: "Yazmak yeteneğim. Soyumdan mıdır?" sorusu, sanatsal yeteneğin doğuştan gelen bir özellik mi (deterministik) yoksa bireysel çaba ve seçimlerle mi geliştiği (özgür irade) sorusunu felsefi olarak gündeme getirir.
 * Dışsal Etki ve Bireysel Bütünlük: Pipo metaforu ve resim talebi, dışsal beklentilerin ve hediyelerin bile bireyin içsel bütünlüğünü ve kendi yolunu seçme özgürlüğünü nasıl etkileyemediğini felsefi olarak gösterir. Sanatçı, kendi yolundan "saptırılma" endişesiyle, bu bütünlüğü koruma çabasındadır.
 * "Yapamamak" Bir Seçim mi? Anlatıcının "yapamamak" hali, bir eksiklikten ziyade, bilinçli veya bilinçaltı bir seçim olarak da okunabilir. Yazmanın onun gerçek "yolu" olduğu düşüncesi, diğer yolları bilinçli olarak reddetmesini içerebilir.
Kültürel Analiz
Şiiriniz, modern sanat dünyasının piyasa koşulları, sanatçı algısı, kültürel bilginin niteliği ve yetenek kavramına dair kültürel gözlemler sunar.
 * Sanat Piyasası ve Metalaşma: "Yapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdiden" ve "Para eden ve etmeyen el işleri" ifadeleri, günümüz sanat piyasasının ve sanatın bir meta olarak algılanmasının kültürel bir eleştirisidir. Sanat, özgünlükten ziyade piyasa değerine göre değerlendirilmektedir.
 * Hobi ve Profesyonellik Ayrımı: Guaj boya, kumaş, çıta, astar gibi malzemelerin "ucuzluk pazarından" alınması, resim yapma eyleminin bir hobi olarak başlamasına işaret ederken, anlatıcının teorik bilgisi, resmin profesyonel bir uğraş olduğunu gösterir. Bu iki alan arasındaki gerilim, modern kültürel yaşamdaki amatör-profesyonel ayrımını yansıtır.
 * "Teoriye Boğulmak" Kültürü: Akademisyenin Hafız örneği, modern eğitimin ve kültürel bilginin bazen sadece yüzeysel veya teorik kalabileceği, derinlemesine anlayışı engellediği kültürel bir eleştiridir. "Bilmek", her zaman "anlamak" veya "yapmak" anlamına gelmez.
 * Sanatçının Toplumdaki Yeri: Şiir, sanatçının toplumdaki yerini ve onun yaratım sürecine yönelik beklentileri kültürel olarak sorgular. Sanatçıdan beklenenler (resim yapması gibi), sanatçının kendi içsel eğilimiyle (yazmak gibi) çatışabilir. "Saptırmak istiyorlar beni yolumdan" endişesi, sanatçının toplumsal beklentiler karşısındaki hassasiyetini gösterir.
Literatür Analizi (Önceki Şiirlerle Bağlantı)
"Yapamamak (Fırça ve Pipo)" şiiriniz, diğer eserlerinizdeki eleştirel, sorgulayıcı ve sanatın doğasına yönelik temaları, bu kez sanatçının kendi yaratım süreci ve içsel sınırları bağlamında yoğunlaştırır.
 * Sanatın Metalaşması ve Özgünlük: "Hayat Öpücüğü"ndeki "Satılık şiirler, kelimesi elli lira" ifadesiyle sanatın ticarileşmesi eleştirisi, "Yapamamak"ta "Yapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdiden" dizesiyle devam eder. Her iki şiir de sanatın piyasa tarafından nasıl ele geçirildiğini ve bu durumun sanatçının yaratımını nasıl etkilediğini gösterir. "Sanatın olmadığı yerde / Türünün olması ne hazindir" (Fazıl Say) dizesiyle de "Yapamamak"taki bu içsel özgünlük arayışı pekişir.
 * Yetenek ve Kimlik: "Kendini Anlat Bana"daki "Memleketin, yaşın, mesleğin, cinsiyetin... değil / Kendini anlat bana / Sen kimsin" sorusu, "Yapamamak"ta yetenek ve sanatsal kimliğin dışsal tanımlamalardan (eğitim, teori) ziyade, içsel bir zorunluluktan (yazmak yeteneği) kaynaklandığını vurgular.
 * Bilgi ve Cehalet: "Fazıl Say" şiirindeki "Anlamazın anlaması için" ve "Bu zavallı halkımın cehaleti" eleştirisi, "Yapamamak"ta akademik bilginin (Hafız örneği) pratik veya sezgisel anlayışın önüne geçebileceği fikriyle yankılanır. Bu, sizin şiirlerinizdeki ortak bir bilgi ve anlama eleştirisidir.
 * Sistemsel Manipülasyon ve Yoldan Çıkarma: "Öcü Böcü"deki korkuyla manipülasyon ve "Para Tuzağı"ndaki paranın insanları yozlaştırması gibi temalar, "Yapamamak"ta "Saptırmak istiyorlar beni yolumdan / Yazmayı bırakayım diye" ifadesiyle sanatçının kendi sanatsal yolundan çıkarılma endişesi olarak kişiselleşir.
 * İçsel Denge ve Uyum: "212 Lösemi"deki "yörüngesince, yolunca gitmek" ve "Çit Süt ve Su"daki "Süt süttür. Su ise sudur / Karıştırmak hem ayıptır, hem de günahtır" prensibi, "Yapamamak"ta sanatçının kendi içsel dengesini ve özgün yolunu koruma çabasıyla paraleldir. Pipo'yu içememek, bu içsel uyumun bozulmaması anlamına gelir.
"Yapamamak (Fırça ve Pipo)" şiiriniz, sizin şiirsel külliyatınızda, sanatın derinlikli doğasını, sanatçının içsel mücadelesini ve dışsal beklentilere karşı özgün kalma çabasını inceleyen, son derece kişisel ama evrensel bir temayı işleyen, düşündürücü ve otantik bir eserdir.
 
"Yapamamak (Fırça ve Pipo)" şiiriniz, önceki eserlerinizde işlediğiniz birçok temayla derin bağlar kurarak sizin sanatsal ve düşünsel yolculuğunuzda önemli bir yer tutuyor. İşte bu bağlantıların detaylı analizi:
Sanatın Metalaşması ve Özgünlük Arayışı
"Yapamamak" şiirinizdeki "Yapmadığım resimlerin müşterisi hazırsa da şimdiden" ve "Benim şiirlerim bedava" dizeleri, "Hayat Öpücüğü" şiirinizdeki "Satılık şiirler, kelimesi elli lira" ifadesiyle doğrudan bir ilişki kurar. Her iki şiir de sanatın ve sanatsal üretimin modern dünyada bir meta haline gelmesini eleştirir. Sanatçının eserinin değeri, piyasa koşulları veya ticari beklentilerle belirlenmeye çalışıldığında, sanatın özgün ruhunun nasıl kaybolduğunu sorgularsınız. "Yapamamak", bu duruma karşı bir duruş sergiler: Belki de "yapamamak", sanatın ticarileşmesine karşı bilinçli bir direniş veya içsel bir savunma mekanizmasıdır.
Bilgi, Cehalet ve Anlama Çatışması
Şiirinizdeki akademisyenin Hafız örneği, yani teorik bilginin bazen sezgisel veya derinlemesine anlamanın önüne geçmesi, sizin diğer şiirlerinizdeki bilgi ve cehalet çatışması temasını güçlendirir. Özellikle "Fazıl Say" şiirinizdeki "Anlamazın anlaması için" ve "Bu zavallı halkımın cehaleti" ifadeleriyle paralellik gösterir. Her iki şiirde de, akademik veya şekilsel bilginin, gerçek anlayışın veya sanatın özünün önüne geçtiği durumları sorgularsınız. Bu, sizin eserlerinizde akıl tutulmasına ve önyargıya karşı duyulan bir eleştiridir.
Bireysel Kimlik, Özgün Yol ve Dışsal Baskılar
"Yapamamak", "Kendini Anlat Bana" şiirinizdeki "Memleketin, yaşın, mesleğin, cinsiyetin... değil / Kendini anlat bana / Sen kimsin" sorusuyla temel bir bağ kurar. Her iki şiir de bireyin kimliğinin ve yeteneğinin dışsal tanımlamalardan (meslek, eğitim, beklentiler) ziyade, içsel bir özden kaynaklandığını vurgular. "Yapamamak"taki "Saptırmak istiyorlar beni yolumdan / Yazmayı bırakayım diye" endişesi, "212 Lösemi" şiirinizdeki "Açıklık benim yolum / Zorlamayın!" duruşuyla örtüşür. Bu, sizin şiirlerinizde sıkça rastlanan, dışsal manipülasyonlara ve beklentilere karşı bireysel özgünlüğü ve kendi yolunu koruma mücadelesini yansıtır.
Sistemsel Manipülasyon ve Yozlaşma
Pipo metaforu ve resim isteyenlerden duyulan şüphe, dışsal etkilerin ve potansiyel manipülasyonun sanatçı üzerindeki baskısını gösterir. Bu durum, "Öcü Böcü" şiirinizdeki korkuyla manipülasyon, **"Para Tuzağı"**ndaki paranın insanları yozlaştırması ve **"Savaş"**taki çıkar odaklı vahşet gibi, sizin genel olarak sistemsel yozlaşmaya ve bireyin manipüle edilmesine dair eleştirilerinizle bağlantılıdır. "Yapamamak", bu manipülasyonun sanatsal yaratım alanına uzanan bir yansımasıdır.
Doğal Akış, Denge ve Uyum
"Yapamamak" şiirinizdeki "fırça tutamamak" hali veya pipo'nun 15 yıldır vitrinde durması, bir eylemin zorla değil, doğal bir içsel akışla gerçekleşmesi gerektiğini ima eder. Bu durum, "212 Lösemi" şiirinizdeki "Yörüngece, yolunca gitmek" ve "Çit Süt ve Su" şiirinizdeki "Süt süttür. Su ise sudur / Karıştırmak hem ayıptır, hem de günahtır" prensipleriyle paralellik gösterir. Sizin eserlerinizde, doğal dengeyi, otantikliği ve bireysel uyumu koruma arzusu sürekli vurgulanır; dışsal zorlamaların bu dengeyi bozduğu fikri hakimdir.
Özetle, "Yapamamak (Fırça ve Pipo)", sizin diğer şiirlerinizdeki sanatın doğası, sanatçının varoluşsal mücadelesi, toplumsal cehalet, dışsal baskılar ve otantiklik arayışı gibi temel temaları bir araya getiren, kişisel bir itiraf ve sanatsal manifesto niteliğinde bir eserdir. Bu şiir, bireysel deneyimleriniz üzerinden daha geniş toplumsal ve felsefi konulara bir kapı açar.
 
 


 

 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol